Gönderen Konu: Ha Başsız Ümmet Ha Çobansız Sürü  (Okunma sayısı 60 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5776
Ha Başsız Ümmet Ha Çobansız Sürü
« : Ekim 26, 2023, 08:28:59 ÖÖ »


Ha Başsız Ümmet Ha Çobansız Sürü

Başı olmayan bir bedenin yaşadığı görülmemiştir. Bu, bir bakıma ülkelerin başkentlerinin konumuna benzer.

Başkenti olmayan hiçbir devlet yoktur.

Ülkelerin kalbini başkentler nasıl oluşturuyorsa ümmetin de bir başa ihtiyacı vardır.

2 milyar nüfusa sahip Müslümanlar, türlü fitne ve entrikalarla 70 kadar ülkeye ayrılmış olsalar da bünyelerinden hemen ve zaman kaybetmeden bir baş seçmek/çıkartmak zorundalar. İster buna “Halife”, “İmam” deyin, isterse de bu merci’ “Emîrü’l-mü’minîn” olsun. İslam ümmeti, bunu tesis etmediği müddetçe ne İslam Âlemi için ne de dünyanın başka herhangi bir ülkesi için rahat ve huzur olmaz!

Dünden bugüne kanayan yaramız Filistin ve Kudüs’tür. Bilinmelidir ki katledilen binlerce masum insanın yanında bir o kadar daha da öldürülmeden Siyonist Yahudi ve ağababaları ABD, kana susamış batı ülkeleri, kısa süreliğine de olsa durmayacaklar! Bunların tek beslendikleri masum kanıdır. Bunlar, birinci dünya savaşından sonra da ikinci dünya savaşından sonra da durmadıkları gibi Irak, Afganistan, Libya, Suriye, Mısır’da milyonlarca masum kanını akıttıkları halde durmadılar. Filistin’de hiç durmadılar, durmaya da niyetleri yok! Filistin, onlar için önemli bir basmak çünkü. Herkes biliyor ki oradan İran’ı görüyorlar, tam bitiremedikleri Ortadoğu ülkeleri var sırada. Hepsinden önemlisi, tek korkulu rüyaları Türkiye var. Bu emellerine ulaşıncaya kadar durmayacaklar! Biz bugün, hemen bir hal çaresine gitmezsek, çok yakında buralar işgal altına alındığında şaşırmamalıyız.

Hal böyleyken, Gazze’deki vahşetler tüm dünyanın gözü önünde gerçekleşirken, insan kanı taşımayan, batı dünyasının yanında durmaktan başka nasibi olmayan içimizdeki bir güruhun hâlâ vicdanları sızlamıyor.

Anne karnındaki ceninden kuvözdeki bebeklere, kadınlara, hasta ve yaşlılara kadar bir soykırım vahşetini görmeyip, hâlâ Müslümanların direnişinden bir suç arayışına giren, İslam ruhu ve inancından habersiz kalanlar ne düşündüğümüzü anlayamaz!

Anlayamadıkları için de İslam’ın sadece ibadet ve hoşgörü yönüne atıfta bulunup, İslam Dinini, bundan ibaret, Allah ile kul arasına sıkışmış, yaptırım gücü olamayan ılıman bir inanç diye tanımlıyorlar, öyle kabul ettirmeye çalışıyorlar!

İslam’ın diğer esaslarına kör kaldıkları için de ne siyasette, devlet işlerinde ne sosyal hayatta ve ne de uluslararası ilişkilerde hiçbir işe karışma hakkı olmayan bir yapı olarak bakıyorlar. Sonra da kendi vatanını korumak/kollamak, namusuna uzanan elleri kırmak için uğraşları radikalizm, terörizm olarak lanse ederler.

Bunun yanında gövdeyi götüren kanın faillerini görmezler! Be insafsız ve kansızlar, adam ulus topraklarını işgal etmiş, mahremiyetini çiğneyip seni evinde tutsak etmiş, en yakınlarını vahşice katletmiş, namuslarını tarumar etmiş… Bununla da kalmamış seni altına almış durmadan işkenceye tabi tutuyor ve senin işkence altındaki can havliyle verdiğin tepkiyle azıcık canı acıyor…

Sen bu işgalci, istilacı, vampiri görmüyorsun; “Ama Hamas da saldırıya geçmeseydi”, “Filistinliler de radikal hareketlerde bulunmasaydı, rahat dursalardı…”

diyorsun! Bu nasıl bir anlayış  Evet, İslam Ümmeti, karar merkezi konumunda (gerektiğinde devletler üstü olacak) bir otoriteyi derhal tesis etmek zorundadır. Aksi takdirde “ha başsız ümmet, ha çobansız sürü” halinde kalmaya devam eder! Zira bugün daha net görüyoruz ki İslam inancından bağımsız hiçbir düşünce/yönetim biçimi, sözleşme ve kanun, akıtılan kanı durdurmaya güç yetiremiyor.

Batı devşirmesi bu yönetim şekillerinin böyle bir derdi, amacı yok zaten.

“Bana değmeyen yılan bin yaşasın” türünden nemelazımcılığı dayatıyorlar bize.

Bu işlevsiz yönetim şekilleriyle, uluslararası sözleşmeler ve kanunlarla batı, senin elini kolunu bağlarken sana karşı birleşmeyi, bu prensipleri kendi çıkarları için kullanmayı biliyor ama!

Evet, Filistin ve Ortadoğu için garantörlük fikrinin şu an konuşulduğu ve gündemin sıcak olduğu bir zamanda acilen, tüm İslam ülkelerini bağlayıcı ve yaptırım gücü olan bir mekanizmayı tesis için bir girişim zorunludur.

Tek kalıcı çözüm burada gözüküyor!

Aksi takdirde az önce saydığımız ve sırasıyla işgal edilen Ortadoğu ülkelerinin akıbetini seyrettiğimiz gibi bugün Gazze’deki vahşet karşısında çaresizce elimiz kolumuz bağlı kalır! Bize yapılan vahşetlere seyirci bırakarak bizi duyarsızlaştırırlar. Yarın bir gün kapımıza dayanıncaya kadar olup bitenlere her gün bir yenisiyle alışırız!

Ya! Yıllar içinde nasıl bir duruma düştük!

Yıllarını vererek bizi adım adım ne hallere düşürdüler böyle!

Oysa bugün “saltanat” diye dudak bükerek alay ettiğimiz ecdadımızın karşısında bu batı emperyalizmi, lanetli Yahudi bir şey yapamıyordu biliyor musun?

Bunu bildiklerinden evvela bütünlüğümüzü bozmaya başladılar.

“Hanedan” dediler, “Saltanat” dediler İslam’ın Hilâfet mekanizmasını yok ettiler.

Bir devletken 70’e bölerek küçük lokmalar haline getirdiler. Hâlâ da hızlarını almış değiller seni bölmek, daha da küçük parçalar haline getirmek için.

Sen ise hâlâ geçmişine kör, rahatını bozmama derdindesin! Ne utanılacak bir durum!

Nusret Reşber.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Hayatını Düzene Koymak İsteyen Müslüman Gençlere Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:17:49 ÖÖ]


Bizi Aldatan Bizden Değildir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:53:08 ÖÖ]


BenimKkim Olduğumu Biliyor musun Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:42:56 ÖÖ]


Çocuklarımıza Sahip Çıkmalıyız Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:35:33 ÖÖ]


Zulmün Zararları Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:22:59 ÖÖ]


Kutsal Yolculuğun Heyecanı Başlarken Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 11:22:37 ÖÖ]


Hac Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 11:14:26 ÖÖ]


Yetim ve Kimsesiz Çocuklara Sahip Çıkalım Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 10:49:10 ÖÖ]


Yalşayan Hurafeler Karşışında Müslümanların Tavırları Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 10:40:06 ÖÖ]


Yalanın Zararları Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 10:02:40 ÖÖ]


Ahiretin kapısı ölümü Hatırlamak ve Ona Hazırlanmak Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:49:11 ÖÖ]


Hicr Süresi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:32:26 ÖÖ]


Güven Duygusunu Nasıl Elde Ederiz Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:22:28 ÖÖ]


Korku ve Ümit Ahiret İnancından Doğar Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:09:23 ÖÖ]


Süleyman Aleyhisselam Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:00:28 ÖÖ]


Zikir İbâdeti Kalbin Cilâsıdır Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 26, 2024, 09:45:16 ÖS]


Müslüman’ın Müslüman’a Muamelesi Gönderen: KOYLU
[Nisan 26, 2024, 08:47:12 ÖS]


Ölüm Hadisesi ve Mümin’in Tutumu Gönderen: KOYLU
[Nisan 26, 2024, 08:42:28 ÖS]


Kaza ve Kadere İmanın Keyfiyeti Üzerine Notlar Gönderen: KOYLU
[Nisan 26, 2024, 08:36:50 ÖS]


İnsan Hakları, Kadın-Erkek Eşitliği ve Adalet Gönderen: KOYLU
[Nisan 26, 2024, 08:31:26 ÖS]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41