Gönderen Konu: Nereden Gelip Nereye gidiyoruz  (Okunma sayısı 98 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı melek

  • Global Moderator
  • *****
  • İleti: 2146
Nereden Gelip Nereye gidiyoruz
« : Şubat 29, 2024, 08:12:43 ÖÖ »


Nereden Gelip Nereye gidiyoruz

Dünya sahnesine Yaratanına teslim olup kulluk etmek üzere gelen insanoğlu, nereden geldiğini bilmesi gerekmekte. Nereden geldiğini bilmeyen insan, nereye gideceğini de bilemez. İşin gerçeği, insanoğlu Allahtan geldi ve yine Allaha dönecektir. Bu bilinçte olmayan insan, hayatını düzenli ve verimli kılamaz. Sadece kendi çıkarına ve günlük yaşamaya çalışır. Oysa insan, Allahın kendisine verdiği hayat nimetinden sorumludur. Bu sorumluluk önce Allaha, sonra insanlara karşıdır. Yüce Allah, insanların nereden gelip nereye döndüğünü Kuranında şöyle beyan ediyor.”Onlar başlarına bir musibet geldiğinde, doğrusu bizler Allaha aidiz ve kuşkusuz Ona döneceğiz derler”. Bakara, 156.

Allahtan gelip yine Ona döneceğimiz kaçınılmazsa ki, öyledir. Bu hakikat tır. Zira Allah Kuranında “ Her insan ölümü tadacaktır, sonra bize döndürüleceksiniz ,” buyurmaktadır. Ankebut, 57. Peki  bunun için ne durumdayız. Yaratanımıza giderken yanımızda neyimiz var. Bizler Allahın istediği gibi Ona dönebilecek durumda mıyız?

Bakınız Yüce Yaratan bizden kendisine neyle dönmemizi istiyor.” Ey müminler, Allaha karşı gereği gibi saygılı olun ve ancak Müslüman olarak ölün”. Ali İmran, 102. Allaha teslim olup Müslüman olarak yaşayıp kendisine dönerken de yine Müslüman olarak dönmeyi isteyen Mevlamızdır. Bundan dolayıdır ki, hayat rastgele kullanılacak bir nimet değildir. Hayatımızı idame ettirirken Allaha ve kullarına karşı görevlerimizi yerine getirmek gerekiyor.   

Allaha karşı görevlerimiz, Onun bizlere yerine getirmemizi emir buyurduğu ilahi görevler, yasak kıldığı, yapmamızı istemediği söylem ve eylemlerdir. Bunlara riayet edilmesi gerekiyor. Yani kulluğumuzun gereği olan başta beş vakit namaz olmak üzere, bedeni ve mali tüm ibadetleri usulüne uygun şekilde ifa etmemiz lazım gelir. Bunun yanı sıra yalan söylemden, dedikodu, gıybet, iftira, haset, içki, kumar gibi  haram kılınan  alışkanlıklardan kaçınmamız gerekmektedir. İnsanlara karşı görevlerimiz, öncelikle kul hukukuna riayet etmek. İnsanlarla iyi bir iletişim kurarak bir ve beraberliği sağlamak, ihtiyacı olanlara yardım etmek, yaraya merhem olmak, Bireylerin huzur ve güvenliğini sağlayacak çalışmalar yaparak toplumsal barışı oluşturmak. Kendimiz neyi istiyorsak diğerleri için de aynısını istemek. Bize yapılmasını istemediğimizi de başkaları için arzu etmemek. Daima objektif hareket etmek. Bizdeki olanı, dost ve komşularımızla paylaşmak, insanların ümit var olmasına vesile olmak. Kırık gönülleri tamir ederek insanların mutlu olmalarını yardımcı olmak.

Hayatın bir gayesi vardır. Bu gaye tektir ve Allaha teslim olup dünya ve ahreti mamur etmektir. Allaha giderken kalben mutmain olduğumuz halde gülerek gitmek o denli önemlidir. Bunun için yaşadığımız sürecin iyi değerlendirilmesi gerekmektedir.

Sadece dünya için değil ahiret için de azık hazırlamak lazım gelir. Bu azık imanla beraber Salih amel (yararlı davranış) dir. Allah ve Resulünün seveceği, razı olacağı her söylem ve eylem yararlı davranış kapsamına girer. Bu bakımdan çalışmalarımız günü kurtarmak için değil, geleceğe yönelik, toplumun huzur ve mutluluğunu sağlayacak halde olması o denli önemlidir. Peygamberimiz (sav) efendimiz” insan öldüğü zaman amel defteri kapanır.

Ancak üç kişinin amel defteri kapanmaz. Sadakai cariye sahibi, hayırlı evlat yetiştiren, okudukları zaman insanların istifade edecekleri bir eser ortaya koyan” buyurmuştur.

Riyazüssalihin. Bu üç kişiden biri olarak Yüce Allaha dönmemiz mümkün olabilir.

İnanıyoruz ki, bu dünyada yaşama hakkımız bittiği an Yüce Yaratanımıza döneceğiz.

Elbette ki bu dönüş, sıradan bir dönüş olmayacaktır. Yüce Yaratanın çağrısına uygun olan Müslüman olarak Mevlaya kavuşmak olacaktır. Her müminin gayesi ve arzusu bu olmalıdır.Bunun için nereden gelip nereye gideceğimizin idraki içinde hayata devam etmek lazım gelir.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Kutsal Yolculuğun Heyecanı Başlarken Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 11:22:37 ÖÖ]


Hac Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 11:14:26 ÖÖ]


Yetim ve Kimsesiz Çocuklara Sahip Çıkalım Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 10:49:10 ÖÖ]


Yalşayan Hurafeler Karşışında Müslümanların Tavırları Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 10:40:06 ÖÖ]


Yalanın Zararları Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 10:02:40 ÖÖ]


Ahiretin kapısı ölümü Hatırlamak ve Ona Hazırlanmak Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:49:11 ÖÖ]


Hicr Süresi Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:32:26 ÖÖ]


Güven Duygusunu Nasıl Elde Ederiz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:22:28 ÖÖ]


Korku ve Ümit Ahiret İnancından Doğar Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:09:23 ÖÖ]


Süleyman Aleyhisselam Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:00:28 ÖÖ]


Zikir İbâdeti Kalbin Cilâsıdır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:45:16 ÖS]


Müslüman’ın Müslüman’a Muamelesi Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:47:12 ÖS]


Ölüm Hadisesi ve Mümin’in Tutumu Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:42:28 ÖS]


Kaza ve Kadere İmanın Keyfiyeti Üzerine Notlar Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:36:50 ÖS]


İnsan Hakları, Kadın-Erkek Eşitliği ve Adalet Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:31:26 ÖS]


PCLOUD ÜCRETSİZ ÖMÜR BOYU DİLEDİĞİNİZ KADAR DEPOLAMA ALANINA SAHİP OLMAK Gönderen: andrewmemut
[Dün, 05:30:06 ÖS]


İnsan ve Dua Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:59:29 ÖÖ]


İman Etmeyenler Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:33:17 ÖÖ]


Sorumluluk Bilinci Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:57:24 ÖÖ]


Resulü Müctebâ Efendimiz (S.A.V.): “10 Haslet Vardır Ki Helak Olma Sebebidir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:43:20 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41