Gönderen Konu: İnşaallah  (Okunma sayısı 116 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5778
İnşaallah
« : Ocak 11, 2024, 09:41:46 ÖÖ »


İnşaallah

Yalan, yılan gibidir. İnsanın iç dünyasına zarar verir.

Yılan ısırmasının acısı ve tedavisi vardır ama yalan zehrinin kendine göre tadı vardır ev acısını cehennem ateşiyle duyar.

Yalan ısırmasının tedavisi:

 Yalan söylemeyi bırakmak,

Söylediklerine pişman olmak,

Söylediği yalanlardan zarar görenlerin zararını karşılamak,

İftira etmişse kimlerin yanında iftirayı söylemişse yine onların “Benim o kişi hakkında söylediklerim yalandı” diye itiraf etmek ve iftira ettiği kişiden helallık dilemek.

Bunların tamamı insan için en ağır yüklerdendirler.

En iyisi, yalan söylememek.

Müslüman yalan söylemez ama söylediği yalan çıkabilir.

Herhangi bir insana, “Yarın ben o işi yaparım” der ama yarına çıkmayabilir.

Çeke, senede atılan imzalar söz gibidir. Üzerindeki tarihe dikkat edeceğiz.

Elimizde olmayan sebeplerden sözümüzü yerine getiremeyebiliriz.

Onun için Rabbimiz, yalan söylemeyen Müslümanlara:

“Hiçbir şey için "Bunu yarın muhakkak yapacağım" deme.

“Ancak Allah dilerse (yaparım de) unuttuğun zaman Rabbini an ve de ki: "Umulur ki Rabbim, beni doğruya bundan daha yakın bir yoldan ulaştırır.” (Kehf Süresi, Ayet 18/23-24)

Bu ayetin anlamı halkımızın dilinde yer etmiş̧ halkımıza mal olmuş̧ her konuşmasında yapacağını vaat ettiği bir işin yapılması için, “inşallah yapacağım, inşallah geleceğim, inşallah söyleyeceğim” şeklindedir.

Geçmişte âlimlerimiz bu İslâm kültürünün yerleşmesi için çok gayret göstermişler, Kur’an ve sünneti hayata nakşetmişler, örf ve adetlerimizin güzel olanlarının hemen hemen tamamı Kur’an’dan veya hadisten hayata geçenlerdir. Hatta sözlerimizin, şiirlerimizin birçoğu ayet ve hadislerden alınmıştır.

Allah (C.C.) bu ayet-i kerimeyi Peygamber (S.A.V.) şahsında bize; “Herhangi bir şey için, Allah dilerse bunu yarın yapacağım, (inşallah) de” emri vardır.

Ayetlerin nüzul sebebi olarak Peygamber Efendimize, Ashab-ı Kehf, Zülkarneyn ve ruh hakkında sorular sorarlar.

 Hz. Peygamber de, “Yarın size bilgi veririm der.”

Bunun üzerine 15 gün vahiy gelmez ve on beş̧ gün sonra Kehf Süresi nazil olur ve sûrenin içinde hem sorulanların cevabı var hem de Peygamber Efendimize; inşallah demeden, yarın şu işi yaparım demediği için uyarı vardır.

Buna da Efendimizin şahsında biz de uyarılıyoruz.

“Yaparım, öderim, gelirim, veririm…” gibi ileriye yönelik sözlü veya yazılı vaatlerimizi zamanı gelince bir saat veya bir dakika bile geciktirmeden yerine getirmek zorundayız.

Elimizde olmayan sebeplerin ne zaman geleceğini bilemediğimizden, bizi ve sebepleri yaratan Allah Celle Celalühün dilek, istek ve iradesinin ne zaman nerede ve nasıl tecelli edeceğini hatırda tutmak, karşımızdaki insana da hatırlatmak ve aynı zamanda zikretmiş olmak için, “Yarın gelirim inşallah/Allah dilerse, yarın veririm inşallah/dilemişse” demeyi unutmayalım.

“İnşaallah” sözünü din istismarı olarak kullanmayalım.

“İnşaallahı” örf, adet, gelenek olmaktan çıkarıp Allah’ı zikir etmek, kendimize “O dilerse olur” hatırlatmasını yapmak, aynı zamanda karşımızdakine hatırlatmak ve Rabbimizin edep emrini yerine getirelim.

“Ben unutmam, ben yaparım…” demeyelim.

Yeryüzünde, cinlere, rüzgâra hükmeden Süleyman Aleyhisselam bir gün, “Bu gece bütün kadınlarımı dolaşacağım ve onlardan kahraman, kılıç̧ kuşanan bir oğlum olacak” der, ama “İnşallah” demez.

Dokuz ay sonra sakat bir çocuk doğar. (Buharı Sahih, K. Eyman 3, K, Keffarat 9, 25, Buharı K. Enbiya 40, Müsluim Sahih, K. Eyman, Nisai, Süneni kübra babü işretinnisa hadis 149)

Halbuki elleri, kolları kesik bir insandan, çok sıhhatli çocukların dünyaya geldiğini görüyoruz. Bunlar da bize gösteriyor ki; Her şey Allah’ın dilemesiyle oluyor.

Diyelim ki, inşaallah demeden yaptık veyahut da söz verdik, ne zaman hatırlarsak “İnşaallah” kelimesini söyleyelim.

Mahmut Toptaş.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

2014 - Ahmet Yağmur - Medine'ye Hasret Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:03:52 ÖS]


Asıl Derdimiz Dertsiz İnsanlar Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:27:42 ÖÖ]


Hayatını Düzene Koymak İsteyen Müslüman Gençlere Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:17:49 ÖÖ]


Bizi Aldatan Bizden Değildir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:53:08 ÖÖ]


BenimKkim Olduğumu Biliyor musun Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:42:56 ÖÖ]


Çocuklarımıza Sahip Çıkmalıyız Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:35:33 ÖÖ]


Zulmün Zararları Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 06:22:59 ÖÖ]


Kutsal Yolculuğun Heyecanı Başlarken Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 11:22:37 ÖÖ]


Hac Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 11:14:26 ÖÖ]


Yetim ve Kimsesiz Çocuklara Sahip Çıkalım Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 10:49:10 ÖÖ]


Yalşayan Hurafeler Karşışında Müslümanların Tavırları Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 10:40:06 ÖÖ]


Yalanın Zararları Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 10:02:40 ÖÖ]


Ahiretin kapısı ölümü Hatırlamak ve Ona Hazırlanmak Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:49:11 ÖÖ]


Hicr Süresi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:32:26 ÖÖ]


Güven Duygusunu Nasıl Elde Ederiz Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:22:28 ÖÖ]


Korku ve Ümit Ahiret İnancından Doğar Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:09:23 ÖÖ]


Süleyman Aleyhisselam Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:00:28 ÖÖ]


Zikir İbâdeti Kalbin Cilâsıdır Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 26, 2024, 09:45:16 ÖS]


Müslüman’ın Müslüman’a Muamelesi Gönderen: KOYLU
[Nisan 26, 2024, 08:47:12 ÖS]


Ölüm Hadisesi ve Mümin’in Tutumu Gönderen: KOYLU
[Nisan 26, 2024, 08:42:28 ÖS]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41