İftira, ruhî bir hastalıktır
Muhterem Müslümanlar!
İslâm dininde büyük günahlardan biri de iftiradır. İnsan öldürme derecesinde büyük suç sayılmıştır. Nur Suresi’nin 23’üncü ayeti bu husus ile ilgilidir.
İftira, olmayan olayın yalanıdır.
Zan da iftiradır.
Bunların her ikisi de faiz ve zina gibi büyük günahlardandır. Hucurat Suresi’nin 11’inci ayetinde Allah-u Teâlâ, iftiracıları ve dedikoducuları yamyamlara benzetmektedir.
Muhterem Müslümanlar!
Yalan ve iftira ile hiçbir yere varılmaz. Üstelik bulundukları noktadan itilir ve atılırlar. Yalan ve iftira, korkunç iki şeytan mantığıdır. Cemiyet hayatını altüst eder. Bu iki mantığa göre hareket
edenler belki muvakkat bir zaman için taraftar bulabilirler. Ancak kısa süre sonra dünyada rezil, ahirette sefil olmaya mahkûmdurlar.
İftiraya maruz kalan kimse toplum içinde itibarını kaybeder, sağlığını da kaybedebilir. İftiracı bunun bedelini dünyada da ahirette de büyük bir bedelle öder. Kur’an-ı Kerim’de, “İman ehlinin kötü tanınmalarından hoşlananları, dünya ve ahirette müthiş bir azap bekler. Allah bilir, siz bilmezsiniz” (Nur Suresi, ayet: 19) buyrulmuştur.
Muhterem Müslümanlar!
İftira, fert ve toplum üzerinde çok yıkıcı etkileri olan ruhî bir hastalıktır. İftira yapma hastalığına yakalanan bir insanın iftira ettiği şahıs toplum içinde düştüğü durumdan dolayı perişan olur. Bu
büyük bir vebaldir. Bundan dolayı müminlerin her duydukları şeye hemen inanmamalarını, araştırma yapmalarını Kur’an-ı Kerim’de Hucurat Suresi’nde Allah (C.C.) emretmektedir.
İftira eden kişi gıybetçidir, yalancıdır, dolandırıcıdır, kıskançtır, zalimdir. Bu saydığımız kötü hasletler iftiranın şümulüne girmektedir.
İftiracı günah işleme bakımından gıybetinden iki kat daha fazla günah işlemiş olmaktadır. Çünkü böyle bir kişi iftira ediyor ve yalan söylüyor.
Hadis-i şeriften öğrendiğimize göre iddia edilen şey karşı tarafta varsa gıybet yoksa iftira olur.
İftira kıskançlıktan kaynaklanır. Çirkin huylu kişiler kıskandıkları kişileri lekelerler. Toplum içinde onların itibarlarıyla oynarlar. Şunu söyleyebiliriz: İftiranın özünde, kıskançlık duygusu yatmaktadır. İftiracı aynı zamanda hasetçidir.
İftira öyle bir melanettir ki, topluma verdiği zararlar sebebiyle büyük günahlar arasında sayılmıştır. Konu ile ilgili olarak Ahzab Suresi 58’inci ayette, “İman eden erkek ve kadınları,
yapmadıkları bir işten ötürü incitenler, şüphesiz iftira etmiş ve açık bir günah yüklenmiş olurlar” buyrulmuştur.
İftira yüzünden nice suçsuz insanlar huzurlarını, toplumdaki itibarlarını, hatta sağlıklarını kaybetmişler, nice aileler dağılmış, eşler birbirinden ayrılmış, masum çocuklar yetim kalmıştır.
Bundan dolayı Peygamber Efendimiz (S.A.V.) iftirayı, helak edici yedi büyük günahtan birisi olarak beyan etmiştir (İslâmî Bilgiler Ans. sf: 28).
Hiç aklımızdan çıkarmayalım. İftira eden kişi Allah’ın huzurunda hesap verecektir. İftira edilen insanlar, dünyada olmazsa bile, ahirette haklarını mutlaka alacaklardır. İlahi adalet mutlaka tecelli edecektir. Herkes yaptıklarının hesabını verecektir.
Mevlüt Özcan.