Gönderen Konu: MUHTEREM MÜSLÜMANLAR  (Okunma sayısı 419 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
MUHTEREM MÜSLÜMANLAR
« : Haziran 30, 2018, 02:26:50 ÖS »
MUHTEREM MÜSLÜMANLAR!

Dinimizi yaşamanın en kestirme yolu, Peygamberimiz Efendimizi çok iyi tanımak, sözlerini çok iyi anlamaktır. Bakın bir hadiste ne buyuruluyor:

“Müslümanlar birbirinizle hasetleşmeyiniz... Birbirinize kin ve nefret beslemeyiniz. Birbirinize darılıp yüz çevirmeyiniz...

Ey Allah’ın kulları! Kardeş olunuz... Müslüman, Müslümanın kardeşidir. Ona zulüm ve haksızlık yapmaz. Yardımını kesmez. Onu hakir görmez.

Müslümanın kardeşini hor ve hakir görmesi, bir kimseye şer olarak yeter. Her Müslümanın kanı, malı ve ırzı başka Müslümana haramdır...” (Müslim, Birr: 32. Buhari. Edeb: 57)

Muhterem Müslümanlar!

Peygamber Efendimiz iyi Müslüman olmayı, din kardeşliğini ve dostluğu, birlikteliği engelleyen davranışlardan, kötü hasletlerden bazılarını bu hadislerinde beyan buyurmuştur.

Haset başkasının sahip olduğu bir nimeti, mevki ve makamı, üstün sayılan bir vasfı çekemeyerek, onun din kardeşinden alınmasını ve yok olmasını istemektir. Biz, haseti dilimizde kıskanmak ve çekememek diye tarif ederiz.

Haset, İslâm ahlâk ve adabında kötü ve çirkin huyların başında gelir. Hasedin zıddı gıbta ve imrenmektir. Gıbta, kişinin bir başkasının sahip olduğu iyilik ve güzelliklere, nimet ve faziletlere kendisinin de sahip olmasını arzu etmesidir.

Haset etmeyiniz. Bu, dinimizde haram kılınmış bir davranıştır. Kur’ân da ve sünnette bu hususa işaret eden birçok nas vardır. Hasedin haram olmasının sebebi, hasetçinin itirazının ve muhalefetinin gerçekte Allah’a karşı olmasındandır. Çünkü her hayrı insanlara veren Allah’tır. O hâlde, bir insanın sahip olduğu nimetlere karşı kıskançlık etmek, Allah’ın iradesine müdahale anlamına gelir. Bunun zararı da tamamen hasetçiyedir. Efendimiz Aleyhisselâm, imanla hasetin kulun kalbinde bir arada bulunmayacağını bildirmiştir. (Nesai, Cihad:

8) Buna göre haset gerçek müminlerin vasfı olamaz...

Haset hastalığı hayırlı amellerin sevabını da noksanlaştırır. Peygamberimiz bildirir ki:

“Şüphesiz, ateşin odunu yediği gibi haset de iyilikleri yer bitirir.” (Ebu Dâvûd, Edeb: 44.)

Günümüzde ticari ahlâk son derece bozulmuştur. Hilekârlık aldı başını gidiyor. Aldatan, kazandığını zannediyor. Peygamberimiz:

“Hile yapan cehennemdedir.” (Buhârî. Büyu: 60) buyurmuştur.

Bir başka hadiste:

“Aldatan bizden değildir.” Buyurur. (Müslim, İman: 164)

Müslümanlarda aldatma olamaz. Müslüman toplumda aldatma yaygın ise bu toplumun imansızlık çukuruna yuvarlanmak gibi bir tehlike içinde olduğunun alâmeti olur.

Müslümanlar herkesten daha fazla ticarette de uyulması gereken temel ahlâk kurallarına uymak mecburiyetindedirler.

Müslümanlar arasında kardeşlik ve dostluğa engel olan, bulunması arzu edilmeyen kötü davranışlardan uzak duralım. İtimadı ve güveni kaybeden bir toplum, iş düzenini de kaybeder.

İşsizlik ve bereketsizlik bir belâ hâline gelir.

Kişiliksiz, helâl-haram tanımayan, aldatan, inciten, güveni sarsan kimseler kâfir sıfatıyla yaşayanlardır.

Bundan dolayı Peygamberimiz: “Aldatan bizden değildir” buyurmuştur.

Allah ve Resulünün koyduğu prensiplere uyalım.

Müslüman kardeşlerimizle el ele verelim. Kimseyi aldatmayalım. Asla hasetçi olmayalım. Aldatıcı olmayalım. Çünkü aldatan netice itibarıyla kendisini aldatmış olur. Kendimiz için istediğimizi din kardeşimiz için de isteyelim. Kendimiz için istemediğimizi din kardeşimiz için de istemeyelim.

Çünkü bu hasletler Müslüman olmamızın gerekleridir.

Mevlüt Özcan.

 


* BENZER KONULAR

2014 - Ahmet Yağmur - Medine'ye Hasret Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:03:52 ÖS]


Asıl Derdimiz Dertsiz İnsanlar Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:27:42 ÖÖ]


Hayatını Düzene Koymak İsteyen Müslüman Gençlere Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:17:49 ÖÖ]


Bizi Aldatan Bizden Değildir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:53:08 ÖÖ]


BenimKkim Olduğumu Biliyor musun Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:42:56 ÖÖ]


Çocuklarımıza Sahip Çıkmalıyız Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:35:33 ÖÖ]


Zulmün Zararları Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:22:59 ÖÖ]


Kutsal Yolculuğun Heyecanı Başlarken Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 11:22:37 ÖÖ]


Hac Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 11:14:26 ÖÖ]


Yetim ve Kimsesiz Çocuklara Sahip Çıkalım Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 10:49:10 ÖÖ]


Yalşayan Hurafeler Karşışında Müslümanların Tavırları Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 10:40:06 ÖÖ]


Yalanın Zararları Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 10:02:40 ÖÖ]


Ahiretin kapısı ölümü Hatırlamak ve Ona Hazırlanmak Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 27, 2024, 07:49:11 ÖÖ]


Hicr Süresi Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 27, 2024, 07:32:26 ÖÖ]


Güven Duygusunu Nasıl Elde Ederiz Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 27, 2024, 07:22:28 ÖÖ]


Korku ve Ümit Ahiret İnancından Doğar Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 27, 2024, 07:09:23 ÖÖ]


Süleyman Aleyhisselam Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 27, 2024, 07:00:28 ÖÖ]


Zikir İbâdeti Kalbin Cilâsıdır Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 26, 2024, 09:45:16 ÖS]


Müslüman’ın Müslüman’a Muamelesi Gönderen: KOYLU
[Nisan 26, 2024, 08:47:12 ÖS]


Ölüm Hadisesi ve Mümin’in Tutumu Gönderen: KOYLU
[Nisan 26, 2024, 08:42:28 ÖS]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41