Gönderen Konu: SAHABE KADINLAR NASIL YAŞARLARDI  (Okunma sayısı 537 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
SAHABE KADINLAR NASIL YAŞARLARDI
« : Ağustos 12, 2017, 11:54:40 ÖS »
SAHABE KADINLAR NASIL YAŞARLARDI?

Müslüman hanımefendilere Allah (c.c.) el ve yüz müstesna bütün vücutlarını ölçülerini verdiği örtü (elbise) ile örtmelerini kesin bir ifade ile emretmiştir. Bu emri Rasülullah (s.a.v.) ümmetine açık bir dil ile beyan buyurmuşlardır. Bunda müphem bir yön, yanlış anlaşılacak bir husus asla yoktur. Mesele bu derece nettir.

Müslüman hanımlar Allah’ın emrine göre giyinmek gibi bir kaygıları varsa, Efendimizin (s.a.v.) Hz. Esma’ya (r.anha) tarif ettiği şekliyle örtünmeleri gerekmektedir. Ebu Davud’un rivayet ettiği hadise göre Hz. Esma (r.anha) anamıza Peygamber (s.a.v.):

“Ya Esma! Kadın buluğa erince ondan görülebilecek olanlar ancak şunlardır” buyurarak yüz ve elleri işaret etmişlerdir. (Ebu Davud, Libas 31)

Peygamberimizin (s.a.v.) her konuda olduğu gibi bu konudaki ikazına da son derece dikkat eden Hz. Esma (r.anha) anamız, ömrü boyunca diğer sahabe hanımları gibi tesettür hassasiyetini devam ettirmiştir. Sahabe hanımlarının hassasiyetleri ve uygulamaları da önümüzü aydınlatmaktadır. Sahabe hanımlarının hassasiyetlerini Hz. Esma (r.anha) anamızdan bir örnekle tümüne şamil olan bir husus olarak pekiştirmek herhalde meseleyi izaha yeter:

Esma (r.anha) anamızın oğlu var. Adı Münzir (r.a.) Münzir bin Zübeyr (r.anhüma), Irak dönüşü anası Esma’ya (r.anha) bir elbise gönderir. Anamız ihtiyarlamış gözlerinin feri de kalmamıştır. Gözleri iyi görmeyen Hz. Esma elbiseyi eline aldığında bir anda irkilmiş ve tereddüde meydan vermeden:

“Bunu götürün Münzire iade edin.” diyerek gelen elbiseyi geri göndermiştir. Bu duruma üzülen Münzir (r.a.) koşarak anasının yanına gelmiş, üzüntü ile beyanı arzda bulunmuş. Demiş ki:

- Anacığım! O ince değil, niye reddediyorsun?

Esma anamızın cevabı şöyle olmuş:

- Evet, ince değil, lakin vücut çizgilerini belli eder.” buyurmuştur. (İbn Sa’d, 8/352. Hişan bin Urve’den)

Elimizdeki Kur’an, sünnet, tefsir ve hadis kaynaklarımız olayın cereyanını çok açık çizgilerle beyan etmekte tereddüde asla meydan vermemektedirler. Karşı beyanları birer hırıltıdan ve zırıltıdan ibaret kabul ederiz.

İki örnekle meselemizi çerçevelemek isterim:

Ümmü Seleme (r.anha) anamız anlatıyor: “… Cilbablarıyla otursunlar” (Ahzab Suresi, âyet: 59) ayeti nazil olunca, sahabe kadınları baştan aşağı cilbablara bürünmüşlerdir.” (Ebu Davud, Tacc, C/3, Sf: 315)

Tesettürle ilgili ayetlerin nüzul dönemi hakkında Hz. Aişe (r.anha) anamız buyururlar ki:

“Nur Suresi’nin 31’inci âyeti nazil oldu. Orada “Başörtülerinin uçlarını yaka altlarına kadar sarkıtsınlar…” hükmü bildirilince erkekler evlerine gittiler. Hanımlarına böyle bir ayetin indiğini bildirdiler ve ayeti onlara okudular. Bu ayeti duyan her kadın, anında fistanını başına sardı; emre hemen uydu. Başlarını örterek Hz. Peygamber (s.a.v.)’in arkasında yerlerini aldılar.” (Seyid Kutub, Fizilal’il-Kuran, Nur Suresi 31’inci ayetin tefsirinden)

Bir de meseleye şu açıdan bakılmasına dikkat çekmek istiyorum:

Tesettür ile ilgili ayetler iffet ve namus nokta-i nazarından ele alınmaz ise bu konudaki beyanlar nefsi tatmine yönelik olacak, örtünmek de bir zevk meselesi kabul edilecektir. Bu da Müslümanların hassasiyetleri dışında kalacaktır. Hiçbir zaman da gerçeği yansıtmayacaktır.

Yaşantılarıyla bir Kur’an tefsiri olan sahabe hanımefendi eşleri analarımız Allah ve Rasulü’nün koyduğu sınırları hayatlarında uygulamalı olarak göstermişlerdir. Yani tesettürde Rasülullah’ın Hz. Esma anamıza yaptığı tarifi ömürleri boyunca uygulamışlardır.

Günümüz kadınlarına Üstat Necip Fazıl şöyle seslenir:

“Vücut çizgilerini aynen gösterici hatta abartan pantolon, gömlek vesaire, örtünmek şöyle dursun bazı şekillerde büsbütün açılmaktan beter.” (N. Fazıl Kısakürek, İman ve İslam Atlası, Sf: 102, İstanbul - 1997) diye ikaz ediyor ve uygulamanın vahametini (felaket boyutlarını) ortaya koyuyor. Ve ilave ediyor:

“Bugünün şartlarına karşı Müslüman kadının adamakıllı kapanmaktan başka çaresi yoktur. (Aynı eser, Sf.: 101) Çünkü iffet ve namusun korunmasının yolu da budur.”

Mevlüt Özcan.

 


* BENZER KONULAR

Ebubekir İpek - Benim Sevdam Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:00:30 ÖS]


Ahlakî Eğitimde Annenin Önemi Gönderen: melek
[Dün, 07:33:28 ÖÖ]


Kurşun Döktürmek Neden Caiz Değildir Gönderen: melek
[Dün, 07:28:41 ÖÖ]


Merhamete Dön Gönderen: melek
[Dün, 07:23:29 ÖÖ]


Kaçarak Evlenmek Mutluluk Getirir mi Gönderen: melek
[Dün, 07:18:11 ÖÖ]


Allah'ın Mağfiretine Koşun Gönderen: melek
[Dün, 07:11:07 ÖÖ]


Kul Borcu Yüzünden Allah'a Kulluğu Unutmak Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:05:22 ÖÖ]


Mümin Ülfet Eder Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:01:45 ÖÖ]


Çocukların Kıyafet Adabı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:22:55 ÖÖ]


Allah, Kalplerin Özünü Bilir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:17:24 ÖÖ]


Göz Alerjisi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:04:42 ÖÖ]


Sünnetullah Ontoloji Kurallar Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 05:57:29 ÖÖ]


Zekeriyya Aleyhisselam Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 05:43:56 ÖÖ]


Kulluk’tan Düşme Nedeni Heva Gönderen: türkiyem
[Mayıs 10, 2024, 09:24:39 ÖÖ]


Yaratan Rabb'inin Adıyla Oku Gönderen: türkiyem
[Mayıs 10, 2024, 09:18:20 ÖÖ]


Hasta Kalp Gönderen: türkiyem
[Mayıs 10, 2024, 09:05:04 ÖÖ]


O’nun Rızası İçin Gönderen: türkiyem
[Mayıs 10, 2024, 08:51:01 ÖÖ]


Akıl Eğitimi Gönderen: türkiyem
[Mayıs 10, 2024, 08:44:10 ÖÖ]


Modern Hayatın Kölesi Olmaktan Kurtulalım Gönderen: fanidunya NET
[Mayıs 10, 2024, 08:03:13 ÖÖ]


Kul Hakkına Riayet Etmek Gönderen: fanidunya NET
[Mayıs 10, 2024, 07:54:32 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42