Ramazan ve İnfak
On bir ayın sultanı geldi. Zaten her sene geliyordu. Bu kutlu misafir eğer bu sene de hanenize gelmiş ise demek ki sizden memnun olarak ayrılmış bir sene evvel. Ne mutlu Ramazanı hakkıyla idrak edip yaşayanlara.
Efendim Ramazanı sultan yapan amilin “Kur’an’ın doğduğu ay” olduğunu daha evvelki yazılarımızda sık sık dile getirmiştik. Evet hayat rehberimiz Kur’an(miladi 610) bu ayda inmeye başlamış ve indiği geceyi bin aydan daha bereketli kılmıştı.
Sahi sizin Kadir geceniz ne zaman? Kur’an ile iletişiminiz nasıl mesela? Kur’an yüreğine ve hayatına iniyor mu? İnmiyorsa, hayatına dokunmuyorsa Kur’an, Kadir Gecesini sormanın ne alemi var? Bak İslamın önemli bir farzı olan oruç bu aya mahsus. Neden acaba? Allah en iyisini bilir ama bizce bundaki hikmet şu olsa gerek. Kur’an gibi bir hayat kitabının doğduğu ay sıradan değildir. Bu ay oruç ile kutlanarak idrak edilmeli. Böylece insan Kur’an gibi büyük bir ikrama karşılık yaratıcısına teşekkürünü de göstermelidir.
Ramazan ayında oruç tutmak belirli şeri mazeretler dışında her mümin erkek ve kadına farzdır. Dinen zorunludur. Oruç ne kazandırır bize? Kelime manası imsak/tutmak olan bir ibadetten bahsediyoruz. Bu manada oruç insanı tutar aslında. Mühim olanda budur. Tuttuğun oruç seni tutmalı ki Rabbimizin muradı gerçekleşsin. Bakara suresi 183’teki oruç ayetinde bu vurgulanır zaten. “Umulur ki oruç ile takvaya ulaşırsınız, oruç ile günahlardan korunursunuz” diye bitiyor ayet.
Ramazan kendini tutma ayıdır. Yeme içme ayı değildir. Ramazan öncesi medya haberlerine bakarsanız Ramazan “semirme” ayıdır! Pide fiyatlarından giriyor çarşı pazardan çıkıyorlar. Ne garip! Ramazanın bir eğitim okulu olduğunu, oruç ile terbiye olunan bir okul olduğunu ıskalıyoruz.
Ramazanda bir başka hususiyet daha var ki bu da toplumsal barışın tesisinde mühim yere sahiptir. Ramazan aynı zamanda İNFAK ayıdır. Bakınız ramazanda sadaka-i fıtır diye bir ibadet vardır. Fıtrat sadakasıdır bu. Maddi durumu müsait olan Müslüman kendisi ve bakmakla mükellef oldukları kişiler için bu sadakayı muhtaçlara verir. Ölçüsü şu: Verdiğin fitre kişiyi iki öğün doyurmalı.
Mali durumu iyi olan Müslümana farz olan ZEKAT ibadeti bu aya mahsus olmasa da umumiyetle bu ayda verilir.
Bunda şu fayda var. Hem zekat veren kişi zekat vereceği ayı karıştırmaz hem de Ramazanın feyz ve bereketinden daha fazla istifade eder. Hem de fakiri bayram öncesi sevindirmiş oldur. Fakiri sevindirmek demek aslında Allah’ı sevindirmek demektir. Zira mali ibadetlerde muhtaç kimse sevindirilince Rabbimizin rızası tecelli eder. Kul, Allah’ın rızasına mazhar olunca da cennete doğru yelken açıyor demektir.
FANİ DUNYA RADYO FORUM
