Gönderen Konu: Mahşer  (Okunma sayısı 169 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı türkiyem

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 1993
Mahşer
« : Ağustos 22, 2020, 07:49:12 ÖS »
Mahşer

İyi olmak, iyi yaşamak ve iyi ölmek... Bu nasıl mümkün olur? Ezelden beri bu sorunun peşinde gezinir durur insan. Geçmişe dönüp baktığımız zaman bu sorunun peşinde koşan; bazen aradığını bulan ve dünyasını da ahretini de cennete çeviren, bazen de sadece yorulduğuyla kalan, imanın nurundan nasiplenemeyen insanları görüyoruz. Hz. İbrahim arayarak buldu Rabbi’ni ve O’na eğdi başını, bedenini. O’nu nara atan Nemrut kendini atmış oldu aslında o kızgın alevlere, bilemedi.

İman edenlerin kazandığına şahitlik eder her daim tarih. Çünkü iman eden huzurludur, iman eden mutludur, iman eden bilinçlidir. Dünyaya ne için geldiğini ve dünyadan sonra kendisini nelerin beklediğini idrak etmiştir. Yarın kurulacak olan o büyük mizanda her amelinin milimi milimine tartılacağını bilir. Kendisini bekleyen kabrinin cehennem çukuru olmasından titrer de gül gönderir o kabre daha dünyadayken; cennet bahçesine çevirmek için.

İyi olmanın ve iyi yaşamanın hesaplarını yaparken, iyi ölmenin hesabını da yapar iman edenler. “amentü ya rabbi” derken iyi olmaya söz vermişlerdir. Kapılarını harama kapatıp, helal daireyi keyfe kâfi bulmuşlardır. Ve Allah’tan başka da kimseye verilecek borçları, eğilecek başları yoktur.

Kur’an hesap gününden bahseder. Dünyanın bir imtihan meydanı olduğundan burada yapılan her iyiliğin ya da kötülüğün karşılığının ahirette karşımıza çıkacağından bahseder. Yani işlenen hiçbir sevabın ödülsüz kalmayacağını beyan ederken, işlenen her cürümün de hesabının sorulacağının altını çizer.

Önce hayırla açar kapısını İlahi Kelam ve der ki; “Kim zerre miktarı hayır işlemişse karşılığını görür (Zilzal,7)” yani bir çocuğu mu sevindirdin, bir yetimin başını mı okşadın, Allah korkusundan ya da sevgisinden bir damla gözyaşı mı döktün; İşte bu amellerin hepsi ete kemiğe bürünerek yoldaş olacaktır sana.

Belki de ihlâsla dökülen bir damla gözyaşı söndürüverecektir alevli ateşleri. Devam eder ilahi kelam ve uyarır bu defa cehennemin alevleri hakkında; “Kim zerre miktarı şer işlemişse karşılığını görür. (Zilzal,8)” Birine iftira mı attın, birinin kalbini mi kırdın, birinin malını mı gasp ettin, helali ve haramı birbirine mi karıştırdın, işte bunlar da ete kemiğe bürünerek bir cehennem zebanisi gibi dikilecektir karşına.

İnsan hesap vereceğinin bilincinde yaşadığı müddetçe daha temkinli hareket eder elbette. Sahabe gibi bir karıncayı bile ezmekten korkmanın titizliği içinde yaşar. Uykuları bölünür bazı geceler. İyi bir kul olamamaktan korkar, iyi bir ümmet olmaktan uzak olmanın perişanlığını yaşar, iyi bir eş, iyi bir anne, iyi bir baba olmanın hesaplarını yapar inceden inceye. Dua eder “iyilik ver Allah’ım” diye.

Neden iyi olmak isteriz peki? Çünkü Yaradan öyle emretmiştir. Bizi yaratan Rahman, iyi olursak ebede namzet olacağımızı bizden daha iyi bilir muhakkak. İyi olmak isteriz çünkü her canlı hak sahibidir bu dünyada. Ve yüce Yaratıcımız yasaklamıştır her türlü hakkın çiğnenmesini. Kıl miktarı da olsa hak çiğneyen kim varsa asılır ruhundan ilahi makamda. Atılır Hutame’ye, Nar’a, Sakar’a.

Neden iyi olmak gerekir? Çünkü insan olmanın gereğidir iyilik. Çünkü İslam haklarımızı koruma altına almıştır kötülüğün kapılarını kapatarak. Gıybeti yasaklarken insan hakkını korumuştur, hırsızlığı yasaklarken insan malını korumuştur, zinayı yasaklarken insan onurunu korumuştur aslında.

Eğer varsa Ebrehe’den bir kırıntı içinizde tövbe kapısına koşun hemen. Hani Ebrehe fil ordusuyla Kâbe’yi yıkmaya gitmişti de arzın ve arşın Malik’i Ebabil kuşlarını salmıştı üzerine. Ve her kuş ağzında taşıdığı o minicik taşlarla ordudaki herkesi delip geçmişti. Allah sahipsiz bırakmamıştı evini.

Her kulun kalbi de Allah’ın evi değil midir aslında. Öyleyse kırma hiçbir kalbi, incitme, ağlatma hiçbir mahzun yüreği. Unutma Rûz-i Mahşer bekler ve Rab sorar tüm mazlumların ahını, hak sahiplerinin hakkını er ya da geç.

 


* BENZER KONULAR

Borcu Olan Kişinin Kurban Kesmesi Gerekir mi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:55:56 ÖS]


İhramlı Kimsenin Dikilmiş Elbise Veya İç Çamaşırı Giymesi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:47:17 ÖS]


Sa'y Duaları Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:39:38 ÖS]


İslamda Tevekkül Ve Önemi Gönderen: türkiyem
[Dün, 11:35:34 ÖÖ]


Mehmet Akif Ersoy Ve Gençlik Gönderen: türkiyem
[Dün, 11:32:38 ÖÖ]


İstanbul’un Fethi Ve Gençlik Gönderen: türkiyem
[Dün, 11:26:23 ÖÖ]


İslamda Paylaşım Gönderen: türkiyem
[Dün, 11:20:43 ÖÖ]


Zekat Mali Bir İbadettir Gönderen: türkiyem
[Dün, 11:16:28 ÖÖ]


Allah Elbette Ben ve Elçilerim Galip Geleceğiz Diye Yazmıştır Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:58:04 ÖÖ]


Allah'tan Hakkıyla Haya Ediniz Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:53:23 ÖÖ]


Kendimizi Düzeltmeden Müslümanın Kanı Durmayacak Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:36:14 ÖÖ]


Sokak Köpeklerinin Öldürülmesi Caiz mi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:18:00 ÖÖ]


İstikâmetin Önemi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:56:05 ÖÖ]


Ahmet Şahin & Mehmet Kemiksiz - Hüdayi Yolu Gönderen: fanidunya NET
[Mayıs 26, 2024, 05:17:49 ÖS]


Birliğin Kaynağı Kur?andır Gönderen: anadolu
[Mayıs 26, 2024, 09:16:26 ÖÖ]


Allah Ve Peygamber Sevgisi Gönderen: anadolu
[Mayıs 26, 2024, 09:10:22 ÖÖ]


Manevi Seyahat Hac Gönderen: anadolu
[Mayıs 26, 2024, 08:53:54 ÖÖ]


Sabrın Sonu Selamettir Gönderen: anadolu
[Mayıs 26, 2024, 08:46:43 ÖÖ]


İnsan Onuru Mukaddestir Gönderen: anadolu
[Mayıs 26, 2024, 08:34:01 ÖÖ]


İslam’ın Engelliye Bakışı Gönderen: anadolu
[Mayıs 26, 2024, 08:29:31 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41