Gönderen Konu: Hastaya Kızılmaz  (Okunma sayısı 87 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5922
Hastaya Kızılmaz
« : Ağustos 07, 2023, 07:52:45 ÖÖ »
Hastaya Kızılmaz

Peygamber Efendimiz (as):

"Yaptığınız takdirde hatalarınızı silecek, derecelerinizi yükseltecek bir şey söyleyeyim mi?” diye soruyor sahabisine.

"Elbette ya Resulallah! söyle bize" deyince Efendimiz (as) üç şeyi ifade buyuruyor:

Birincisi; Zorluklara rağmen güzel abdest almaktır. Güzel abdest almak bir takım zorluklara katlanmayı gerektirebilir. Soğuk havalarda soğuk suyla abdest almak gibi. Zor gelebilir insana.

İkincisi; Mescitlere çokça adım atmak, çokça gelmek.

Üçüncü olarak da; Namazdan sonra diğer namazı beklemek.

Hocam hiçbir iş yapmadan camide oturmayı mı söylüyor Allah Resulü (as)?

Hayır. Kulağı ezanda olmak. “Aman ha namaz geçmesin!”diye hassasiyet göstermek.

Efendimiz (as) buyuruyor ki: "İşte ribat budur." Ribat, yani sınır boylarında vatanın güvenliğini sağlamak için nöbet beklemek gibidir. Sınır boylarında nöbet bekleyen bir askerin gözünü kırpmadan dışardan gelebilecek tehlikelere karşı her an tetikte beklemesi gibi bir mü’minin de namaz vaktini takip etmesidir.

Eskiden büyüklerimiz köstekli saat kullanırlardı.

Caminin etrafında oturmuş bir hacı amca namazı beklerken caminin önünden geçen bir delikanlı hacı amcaya: "Hacı amca saat kaç?" diye soruyor.  Saat kaç?

Soru bu…

Amcadaki hareket; yeleğin küçük cebinden köstekli saati çıkartıp bakıyor, "Vakit yakın evladım" diyor ve saati cebine koyuyor, o kadar…

Hacı amca namazla o kadar özdeşleşmiş ki saat kaç sorusundan anladığı sadece namazın saatinin yaklaşıp yaklaşmadığı…

Allah Resulü Efendimiz (as)'ın ribat diye nitelendirdiği, nöbet beklemek gibi namazın saatine dikkat edebilmek, "namaz geçmektense sabah canımı al beni secdesiz bırakma" diyebilmektir.

İbrahim (as)'ın "Yarabbi beni ve zürriyetimi namazı ikame edenlerden eyle” duasını biz de tekrar ediyoruz: "Ya Rabbi bizi ve evlatlarımızı namaz kılanlardan eyle, kötülüklerden muhafaza eyle!"

Çocuklarımızla olan imtihanımız en ağır imtihanlardan biridir.

Bir şehirde görev yaparken okul müdürü arkadaşım anlatıyor. Lise son sınıfta 17-18 yaşlarına gelmiş bir delikanlı okulda sürekli taşkınlık yapıyor. Bunalmış… Ergenlik çağının vermiş olduğu psikolojik değişiklikler sebebiyle de duygularına hakim olamayıp taşkınlık yapıyor okulda. Müdür; “delikanlıyı çağırdım, odama aldım” diyor. "Evladım şu karşıda cami var, git bir abdest al, iki rekat namaz kıl, dua et, biraz rahatlarsın" dedim delikanlıya.

Bana: "Hocam ben abdest almayı bilmiyorum. Hayatımda hiç abdest almadım" dedi.

Bunlar bizim çocuklarımız. Bunlara sahip çıkmamız lazım. Bunlara kızılmaz…

Hoşgörüyle yol göstermemiz lazım. Ellerinden tutup sahip çıkmamız lazım.

Bir yerde İslam’a aykırı, muhalif bir davranış, bir insan, bir amel görüyorsak; öfkelenmemiz gereken , herkesten her şeyden önce kendimizizdir kıymetli kardeşlerim.

Hastaya kızılmaz! Hastalandınız, doktora gittiniz. Doktor başladı size; "Sen nasıl adamsın. Niye dikkat etmedin. Niye hastalandın… “ vs bağırıp duruyor. Fırça atıyor tabiri caizse. Bu davranış insanı öfkelendirir. Hastaya kızılmaz… Hastanın derdi neyse, hastalığı neyse onu tedavi etmek gerekir. Tedavi yolları gösterilir, iyileşme yolları gösterilir

"Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel öğütle davet et; onlarla en güzel yöntemle tartış. Kuşkusuz senin rabbin, yolundan sapanların kim olduğunu en iyi bilendir; O, doğru yolda bulunanları da çok iyi bilir." (Nahl,125)

Kırmak, bağırmak, öfkelenmek, ötekileştirmek bizi bekleyen en büyük tehlikelerden ve görevimizi yapmamızı engelleyen sebeplerden biridir. Kamplaştırmak, ayırmak, ötekileştirmek karşımızdakini daha da uzağa götürecek bir tavır ve üslup içerisinde olmak yanlıştır.

İnsanlar inanç bakımından genel olarak ikiye ayrılır:

Ya Müslümandırlar ya da Müslüman adayı. Üçüncü bir insan grubu yoktur. Karşımızda İslam’dan, imandan, ahlaktan nasibini almadığını gördüğümüz, düşündüğümüz her insana davranışımız onu kazanmak merkezli olmalıdır. Ne yaparsam gönlüne hitap edebilirim. Nasıl yaparsam bu insan İslam’la şereflenir. Çünkü Efendimiz (as) öyle yapardı kıymetli kardeşlerim.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Murat Bozkurt - Single Eserleri Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 10:31:17 ÖS]


Grup Cemre - Yunus Emre İlahiler Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 10:22:45 ÖS]


Tavaf Namazı Nasıl Kılınır Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 05:35:36 ÖS]


Kâbe'yi Görünce Okunacak Dua Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 05:27:09 ÖS]


Hac İle İlgili Hadis-i Şerifler Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 04:19:45 ÖS]


Hasan Ergüçlü - Hira Dağı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 10:16:42 ÖÖ]


Hasan Ergüçlü - Düştüm Çöllere Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 10:11:43 ÖÖ]


Öfkeyle Kalkan Zararla Oturur Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 08:50:20 ÖÖ]


Öfkeyi Kontrol Altına Almak İçin Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 08:46:24 ÖÖ]


Hayâlı Çocuk Yetiştirmek İçin Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 08:43:35 ÖÖ]


Cennet Annenin Ayakları Altındadır Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 08:33:08 ÖÖ]


Gönülden Boyun Eğelim Gönderen: gurbetciyim
[Bugün, 08:29:30 ÖÖ]


Ailemize Sahip Çıkalım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:08:36 ÖÖ]


Müslüman Kadının Namazı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:58:31 ÖÖ]


Altı Öğrencinin Başlattığı Osmanlı’yı Çökerten Süreç Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:51:56 ÖÖ]


Umut ve Şükür Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:31:19 ÖÖ]


Bu dünyânın Fâni ve Basit Hayâtı Seni Azdırmasın Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:24:25 ÖÖ]


Ehl-i Sünnet İnancı Nedir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:16:44 ÖÖ]


Gözlük Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:23:43 ÖÖ]


Ölüm ve Gerçeğe Uyanmak Gönderen: KOYLU
[Dün, 08:20:15 ÖÖ]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42