ÖFKE VE KALP SAĞLIĞI
Değerli okuyucular, öfke beyinde belli ödül sistemlerini aktif hale getiren adrenalin salınımına yol açan, stres hormonu kortizol düzeyini azaltan bir duygudur. Bu bağlamda öfke için doğal bir ödüllendirici demek mümkündür. Kişinin çözüm odaklı ve sonuç odaklı öfkeden kendisini rahatlatma, güç gösterme amaçlarıyla sıkça öfke yaşaması zaman içinde bağımlılığa dönüşür.
Uzman Psikolog Saadet Merih Çengel’e göre öfke duygusu her durumda sağlıklıdır ancak bu duygunun yol açtığı agresif ve saldırgan davranışlar sağlıksız iletişime yol açar. Sağlıklı her bireyin zaman zaman yaşadığı, koruyucu özellikleri olan bir duygu olan öfke; özgüven, sosyal saygınlık, hak-haksızlık, aidiyet, grup saygınlığına yönelik bir tehdit olduğu takdirde ortaya çıkar.
Kişilerin aniden sinirlenmeleri, endişeye kapılmaları ya da heyecanlanmaları gibi psikolojik durumlar birçok insanın hayatı içerisinde kalp çarpıntılarına neden olacak bir durumdur. Bu kalp çarpıntıları kişilerde aniden meydana gelir ve bazı kişilerde birkaç dakika içerisinde normale dönebileceği gibi bazılarında ise uzun bir süre kalp çarpıntısının olmasına neden olacaktır. Özellikle de psikolojik rahatsızlıkları olan anksiyete ya da panik atak hastalarında bu durum daha sıklıkla görülen bir rahatsızlık olmaktadır. Kişilerin duygusal durumunda oluşan herhangi bir değişiklik sonucunda beyinleri uyarılacak ve bunun sonucunda adrenalin ya da kortizol dahil olmak üzere stresi tetikleyecek hormonların salgılanması sonucunda kişilerin kalp atış hızında yükselmeler ve solunumunda hızlanmalar olacaktır.
Sinirsel kalp çarpıntısının belirtileri şöyledir;
Kişilerin agresif bir tutum içerisinde oldukları zaman içerisinde ve ruhsal sorunları da olduğunda beyin uyarılacaktır. Bunun sonucunda baş dönmesi, mide bulantısı, kas gerginliği, baş ağrısı, konsantrasyon sorunları gibi birçok sorunla karşı karşıya kalmaları mümkün olmaktadır. Uzun süreli bir şekilde geçmeyen sinire sahip olan çok fazla kuruntu yapan kişilerin oluşacak ciddi rahatsızlıkları da olmaktadır.
İnsanların stres hormonlarının sinirlendiği zaman, endişelenmesi ve öfke yaşamasıyla kan dolaşımına girmesi sonucunda birçok belirti ortaya çıkacaktır.
Sürekli olarak öfkeli olan ve öfkesini kontrol edemeyen kişilerde kalp hastalıklarının gelişme riski her zaman için fazla olmaktadır. Sinir kalbin fonksiyonları üzerinde olumsuz etkiye sahip olmaktadır. Sinirin zararlı olan stres hormonlarını saldığından ve bu durumda da kalp kas hücreleri tarafından oksijen ihtiyacının arttığını ve kan pıhtılaşmasına neden olacak kan trombositlerinin de yapışkanlığını arttırdığını unutmamamız gerekmektedir. Kalp rahatsızlıklarının olmasına neden olan sinirin, kalbin elektriksel fonksiyonlarını da çok etkilemektedir. Bu nedenle de düzensiz kalp atışına neden olduğu da bilinmektedir.
Öfkenin kalp sağlığına zarar vermesi nedeniyle sürekli olarak sinirlendiğiniz bir ortam içerisinde duruyorsanız yaşam tarzınızda değişikliğe gitmelisiniz. Yaşadığınız sorunları içe atmamalısınız Bir memnuniyetsizlik durumu yaşadığınızda bunu paylaşmalısınız. Karşınızda bulunan kişinin sizleri kızdırması durumunda buna tepki olarak bağırıp çağırmak, çok fazla öfkelenmek yerine daha sakin bir şekilde o kişi ile konuşarak duygularınızı net bir şekilde ifade etmelisiniz. Eğer ki sakin kalamıyorsanız bulunduğunuz ortamdan uzaklaşmanız sizlere daha fayda sağlayacaktır.
Temiz hava her zaman için sinirinizin daha da azalmasını sağlayacaktır. Sinir aniden gelişiyorsa o zaman bu durumda karşınızda olan kişinin tamamen suçlu olduğunu düşünmekten ve genelleme yapmaktan kaçınmalısınız. Hatanın bir kısmının sizden kaynaklanacak olduğunu düşünerek karşınızda bulunan kişinin olumlu yönlerini düşünmeye çalışın.
Kalp sağlığınızı korumanız ve öfkenize hakim olmanız duasıyla Allah’a emanet olunuz.
Not: Bu yazıda “Kalp Ritmi.Com “adlı siteden yararlanılmıştır
KIVANÇ TIĞLI BULUT. PSİKOTERAPİST DANIŞMAN.
FANİ DUNYA RADYO FORUM
