Gönderen Konu: Ruhsuz Başarı  (Okunma sayısı 69 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 5778
Ruhsuz Başarı
« : Kasım 29, 2023, 08:18:42 ÖÖ »


Ruhsuz Başarı

“Biz, gerçekten insanı en güzel bir biçimde yaratık.” (Tin, 4)

Varlık âleminde ruhuyla ve bedeniyle en mükemmel şekilde yaratılan insandır. İnsanda bulunan bu güzelliğin kaynağı Allah’ın ona ruhundan üflemesi ve onu yaratmasıdır. Onu halife kılması da ondaki mükemmeliyetin bir tezahürüdür. Allah insanı irade sahibi, konuşan, işiten, dinleyen, gören, bilen, düşünüp tedbir alan, hikmetle hareket eden ve bütün bu özellikleri sayesinde kendisinden daha güçlü varlıklar üzerinde hâkimiyet kurabilen bir varlık olarak yaratmıştır. Elbette bu insan başarılı olacaktır. Mükemmel yaratılan bu insanın başarısına değil başarısızlığına hayret etmelidir. İnsanı başarısızlığa iten sebeplerin başında, kabiliyetleri dışındaki işlerde onu başarmaya zorlamak vardır. Fakat Allah’a kulluğu başaramayacak insan yoktur. Yaradılış gayesi kulluktur, kulluğa uygun yaratılmıştır.

“Ben cinleri ve insanları, bana kulluk etsinler diye yarattım.” (Zariyat, 56)

“O, sizi yeryüzünde yarattı ve sizi oranın imarında görevli kıldı.” (Hud, 61)

Rabbimizin halifem diyerek şereflendirdiği, nimetleri ile kimini kimine üstün kıldığı insan, her şeyi hakkıyla bilen Rabbi tarafından sınanmaktadır. Yaradılış amacına uygun hareket eden insan yeryüzünün imar ve ihyası için çalışırken, yaradılış amacının dışına çıkanlar ise yeryüzünün imhası için çalışmışlar ve çalışmaktadırlar.

“Allah, onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan razı olmuşlardır. İşte bu, büyük başarıdır.” (Mâide, 119)

Hayatın her anında başarıyı Allah’tan bilenler kazanırken, başarıyı kendinden bilenler kaybetmişlerdir. “Başarım ancak Allah'ın yardımı iledir. Ben sadece O'na tevekkül ettim ve sadece O'na yöneliyorum." (Hûd, 88)

İnsan kabiliyetleri ile övünmeyi bırakıp bunları kedisine bahşeden Rabbine şükretmelidir. Gerçek şükür ise bilgi ve becerilerini İslam’ın ve insanlığın hizmetine sunabilmektir. Bilgi, beceri ve kabiliyetlerini nefsinden bilenler ise nankörleşip insanlığın başına bela olurlar. Tüm başarılarının Allah’ın yardımı ve müsaadesiyle gerçekleştiğini bilenler ise insanların en hayırlıları olmuşlardır. “Karun, ‘Bunlar bana bendeki bilgi ve beceriden dolayı verilmiştir’ dedi.” (Kasas,78)

Ruhsuz başarı putlaştırır. Müslüman için başarının ruhu, yapılan işin Allah rızası için olmasıdır. Müminin niyeti, amelinden hayırlıdır. Mümin her işinde niyetini korumalıdır. Her işinde Allah rızasını gözetmelidir. İlahi rıza gözetilmeden yapılan hiçbir amelin değeri yoktur.

“İnsanlardan öylesi de vardır ki, Allah’ın rızasını kazanmak için kendini feda eder. Allah kullarına çok şefkatlidir.” (Bakara, 207)

Mümin, malını mülkünü, makamını mevkini, hayatını Allah yoluna bezledebilmelidir. Bunu başarabilen kullara ne mutlu, onlar ilahi müjdelerle huzura erenlerdir. İlahi rızaya ermek ise hepsinden daha büyük bir başarıdır. Dünyevi başarılar da aslında halis niyetle uhrevi başarılara vesile olur. Bu; malını, mülkünü, makamını, mevkini, hayatını Allah davasına adamaktır.

“Allah, mümin erkeklere ve mümin kadınlara, ebedî olarak kalacakları, içinden ırmaklar akan cennetler ve Adn cennetlerinde çok güzel köşkler vaat etti. Allah'ın rızası ise, bunların hepsinden daha büyüktür. İşte bu, büyük başarıdır.” (Tevbe, 72) Rabbimiz, gerçek başarının, en büyük başarının, ahiret nimetlerine kavuşmakla mümkün olacağını haber vermektedir.

“Şüphesiz Allah, müminlerden canlarını ve mallarını, kendilerine vereceği cennet karşılığında satın almıştır. Artık, onlar Allah yolunda savaşırlar, öldürürler ve ölürler. Allah, bunu Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da kesin olarak vaat etmiştir. Kimdir sözünü Allah'tan daha iyi yerine getiren? O hâlde, yapmış olduğunuz bu alışverişten dolayı sevinin. İşte asıl bu büyük başarıdır.” (Tevbe, 111)

İnsana ne oluyor ki ins ve cin şeytanlarının her türlü yalan yanlış haber ve vaatlerine çabucak kanarken, kesin olan ilahi vaatlere yavan gelir, ihmal gelir, iştahsız gelir. Rabbimiz “sözünü Allah’tan daha iyi yerine getiren var mı?” buyuruyor. Bu, insanın iliklerine kadar titretmesi gereken bir uyarıdır.

“Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve doğru söz söyleyin ki, Allah sizin işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve Resûlüne itaat ederse, muhakkak büyük bir başarıya ulaşmıştır.” (Ahzâb, 70-71)

Müminliğin olmazsa olmaz şartlarından biri de doğru olmak, doğru sözlü olmaktır. Başarının en büyük yollarından biri de Allah’a itaat ve doğru sözlü olmaktır. Bunu başaranların işleri düzene girdiği gibi günahları da bağışlanmaktadır.

“İnanıp salih ameller işleyenlere gelince, Rableri onları rahmetine sokacaktır. İşte bu apaçık başarıdır.” (Câsiye, 30)

Büyük başarı, Allah’ın samimi kullarının sıratı nurları ile aydınlatıp ebedi cennetlere kavuşmalarıdır.

“Mümin erkeklerle mümin kadınların nurlarının, önlerinde ve sağlarında koştuğunu göreceğin gün kendilerine şöyle denir: ‘Bugün size müjdelenen şey içlerinden ırmaklar akan, ebedî olarak kalacağınız cennetlerdir.’ İşte bu büyük başarıdır.” (Hadîd, 12)

Aldanışını hesap gününde fark edenlere ahlar vahlar olsun…

“Toplanma vakti için Allah'ın sizi toplayacağı günü düşün. O gün aldanışın ortaya çıkacağı gündür. Kim Allah'a inanır ve salih amel işlerse, Allah onun kötülüklerini örter ve onu içinden ırmaklar akan, ebedî kalacakları cennetlere sokar. İşte bu büyük başarıdır.” (Teğâbun, 9)

“(Yine) Onlar, yeryüzünde dolaşıp kendilerinden öncekilerin sonunun nasıl olduğuna bakmadılar mı? Onlar kendilerinden daha kuvvetli idiler. Yeryüzünü sürüp işlemişler ve orayı kendilerinin imar ettiğinden daha çok imar etmişlerdi. Onlara da peygamberleri apaçık deliller getirmişlerdi. Allah, onlara asla zulmediyor değildi. Fakat onlar kendilerine zulmediyorlardı.” (Rûm, 9)

Rabbimizin mesajı, insanların gerek birey gerekse topluluk olarak sahip oldukları güç ve imkânların kendilerini ilâhî bildirimleri inkâr etme şımarıklığına götürmemesi, beşerin kendisi hakkında yapacağı mukayesenin de hiçbir zaman Allah’ın mutlak iradesi ve karşı konulamaz kudreti dairesine uzanmaması gerektiğidir. Yine bu ve müteakip âyette, önceki kavimlerin başına gelen kötü sonuçlar incelenirken, bu sonuçların kendi kötülükleri yüzünden meydana geldiğine ve Allah’ın haksızlık etmesinin asla söz konusu olamayacağına dikkat çekilmektedir.

“Allah onlara hem dünya nimetini hem de ahiretin güzel mükâfatını verdi. Allah, güzel davrananları sever.” (Âl-İ İmran, 148)

İster maddi ister manevi olsun, başarıları Rabbinden değil de nefsinden bilenler, önce kendi nefislerine sonra da bulundukları ortama zarar verirler. Başarı takdir edilmeli fakat putlaştırılmamalıdır.

Hz. Ömer; “Ya Halid! Allah’a yemin ederim ki sen benim yanımda çok değerlisin ve yemin ederim seni çok seviyorum.” dedikten sonra İslam beldelerine şu mesajı ulaştırmıştır; “Ben Halid’i kendisine kızdığım yahut hainlik ettiği için görevden almadım. Ancak herkes onu alabildiğine gözünde büyütmüş ve her şeyi ondan zannetmek gibi bir duruma gelmişti. Her şeyin onunla olup bittiğini varsaymalarından korkmaya başladım. Ben onların her şeyi yapanın Allah olduğunu bilmelerini ve fitneye maruz kalmamalarını arzuladım.” (Taberi)

“Eğer insana tarafımızdan bir rahmet tattırır da sonra bunu ondan çekip alırsak şüphesiz o ümitsiz ve nankör oluverir.” (Hud, 9)

“Bilmez misiniz ki, göklerin ve yerin hükümranlığı Allah’ındır. Sizin için Allah’tan başka ne bir dost ne de bir yardımcı vardır.” (Bakara, 107)

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdular ki: “Size çullanmak üzere, yabancı kavimlerin, tıpkı sofraya çağrılan yiyiciler gibi birbirini çağıracakları zaman yakındır.” Orada bulunanlardan biri: “O gün sayıca azlığımızdan mı?” diye sordu: “Hayır. Bilakis o gün siz çoksunuz. Lakin sizler bir selin getirip yığdığı çerçöpler gibi olacaksınız. Allah düşmanlarınızın kalbinden size karşı korku duygusunu çıkaracak ve sizin kalplerinize zaafı atacak!” buyurdular. “Zaaf da nedir, ey Allah’ın Resulü?” denildi. “Dünya sevgisi ve ölüm korkusu.” buyurdular. (Ebu Davud)

Dünya başarılarımız bize ahireti kazandırıyorsa başarıdır. Ahireti kazandırmayan hiçbir başarının kıymet-i harbiyesi yoktur. Müminler birbirinin başarılarına haset ediyorlarsa bu büyük bir gaflettir. Başarılı kardeşlerine çelme takıyorlarsa bu da büyük bir ihanettir.

Bugün kaç ebeveyn çocuklarına; “Yavrucuğum senden beklediğim en büyük başarı Allah’a iyi bir kul olmandır.” diyebiliyor? Dünyevi başarılarına sevindiği kadar uhrevi başarılarına seviniyor? Dünyevi başarıyla motive olan geçler de uhrevi başarılarını göz ardı ediyor. Netice, hüsran. Sadece kendi çıkar ve menfaatini düşünen, ailesine, vatan ve milletine faydası olmayan nesiller... Geçlerimiz manevi değerlerle donatılabilirse hem dünyalarını hem de ukbalarını imar ve ihya edip gerçek başarıya ulaşabilirler.

Nurettin Soyak

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap


 


* BENZER KONULAR

2014 - Ahmet Yağmur - Medine'ye Hasret Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:03:52 ÖS]


Asıl Derdimiz Dertsiz İnsanlar Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:27:42 ÖÖ]


Hayatını Düzene Koymak İsteyen Müslüman Gençlere Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:17:49 ÖÖ]


Bizi Aldatan Bizden Değildir Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:53:08 ÖÖ]


BenimKkim Olduğumu Biliyor musun Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:42:56 ÖÖ]


Çocuklarımıza Sahip Çıkmalıyız Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:35:33 ÖÖ]


Zulmün Zararları Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 06:22:59 ÖÖ]


Kutsal Yolculuğun Heyecanı Başlarken Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 11:22:37 ÖÖ]


Hac Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 11:14:26 ÖÖ]


Yetim ve Kimsesiz Çocuklara Sahip Çıkalım Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 10:49:10 ÖÖ]


Yalşayan Hurafeler Karşışında Müslümanların Tavırları Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 10:40:06 ÖÖ]


Yalanın Zararları Gönderen: gurbetciyim
[Nisan 27, 2024, 10:02:40 ÖÖ]


Ahiretin kapısı ölümü Hatırlamak ve Ona Hazırlanmak Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 27, 2024, 07:49:11 ÖÖ]


Hicr Süresi Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 27, 2024, 07:32:26 ÖÖ]


Güven Duygusunu Nasıl Elde Ederiz Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 27, 2024, 07:22:28 ÖÖ]


Korku ve Ümit Ahiret İnancından Doğar Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 27, 2024, 07:09:23 ÖÖ]


Süleyman Aleyhisselam Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 27, 2024, 07:00:28 ÖÖ]


Zikir İbâdeti Kalbin Cilâsıdır Gönderen: fanidunya NET
[Nisan 26, 2024, 09:45:16 ÖS]


Müslüman’ın Müslüman’a Muamelesi Gönderen: KOYLU
[Nisan 26, 2024, 08:47:12 ÖS]


Ölüm Hadisesi ve Mümin’in Tutumu Gönderen: KOYLU
[Nisan 26, 2024, 08:42:28 ÖS]

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41